Ataturk'un Etnografya Muzesinden Anitkabir'e Tasinmasi (10 Kasım 1953)

Atatürk'ün Tabutu

Lahit Kırılışı

Atatürk 19 kasım 1938 de Etnografya Müzesi içerisindeki bir lahit içinde özel bir tabuta ilaçlı ve muşambaya sarılı bir şekilde Anıtkabir inşaatı bitene kadar 9 sene bekledi.Nihayet 10 Kasım 1953 te Etnografya Müzesindeki lahit törenle ve zabıt tutularak kırıldı ve tabut çıkarıldı.Tabutun açılması için 4 kişi hariç içeride bulunan herkes çıkarılmıştır.Bu kişiler şunlardır :


1-)Celal Bayar (Reisi Cumhur)
2-)Adnan Menderes(Başbakan)
3-)Refik Koraltan(Meclis Reisi)
4-)Bir fotoğrafçı.

Makbule Hanım

10 Kasım 1953 'te içeride çekilen bu tek karelik fotoğraf Mustafa Kemal Atatürk'ün son fotoğrafıydı.Yakın zamanda bu fotoğrafın yayımlanıp yayımlanmaması ile ilgili tartışmalar çıksada yayımlanmamıştır.Sonra fotoğrafçı da çıkarılır,cenaze muşambadan çıkarılıp kefene sarılarak yeni bir tabuta alınır.Söylentilere göre Makbule Hanım'ın bu sırada Atatürk'ün kefenine dua koymak istediği ve engellenmeye çalışılması üzerine onun kardeşi olduğunu öne sürerek karışmamalarını istemiştir.Daha sonra Atatürk 'ün cenazesi buradan Anıtkabir'e gömülmek üzere son yolculuğuna uğurlanmıştır.

Anıtkabir  10 Kasım 1953

Atatürk'ün ilk Cenaze Töreni 16-19 Kasım 1938

Atatürk 'ün 10 Kasım 1938 yılındaki vefatının ardından 16 Kasım 1938'e kadar naaşı bekleme yüzünden bozulmaması için gerekli tahnid işlemleri yapılmıştır.Naaşı özel bir muşambaya sararak içinde her ihtimale karşı tahnid sırasında kullanılan ilacın bir örneği ve reçetesiyle birlikte özel bir tabuta koyulmuştur.16 Kasımda Dolmabahçe Sarayı'nın tören salonunda bir katafalka koyulan tabutunun önünde üç gün üç gece saygı geçişi yapılmıştır.

Dolmabahçe Sarayı

Mustafa Kemal Atatürk 'ün ilk cenazesi 19 Kasım 1938 de İstanbul Dolmabahçe Sarayında olmuştur.Tüm İstanbul halkı ve diğer şehirlerden gelen halklar da cenazeye katılmıştır. Ankara'dan telgraflar çekilse de "Mustafa'mı namazssız göndermem." diyen dindar karakteriyle tanınan Atatürk'ün kız kardeşi Makbule Hanım'ın ısrarı üzerine Ankara'da kılınması planlanan cenaze namazı İstanbul'da kılınmıştır.Cenaze namazı naaşın yola çıkmasından yarım saat önce 8 kişilik bir cemaat ile 8 dakikada ,dönemin diyanet işleri reisi Şerafettin Yaltkaya imametinde kılınmıştır.

Zafer Torpidosu

Yavuz Zırhlısı

Daha sonra tabut 12 generalin omzunda sarayın dış kapısındaki top arabasına konularak törenle  Gülhane Parkı'nın Sarayburnu bölümüne getirilip buradan Zafer Torpidosu ile Moda açıklarında bekleyen Yavuz Zırhlısı'na teslim edildi.Büyük ada açıklarına kadar Türk donanmasıyla yabancı gemi ve uçakların konvoyu eşliğinde uğurlanmıştır.

İzmit -Ankara nakil Treni

Yolculuk sırasında bando marşı ve askerlerin selam duruşu eşliğinde İzmit'e getirilen Mustafa Kemal Atatürk 'ün naaşı buradan özel bir trenle Ankaradaki Etnografya Müzesine götürülmüştür.

Atatürk 'ün Mezarı Hakkındaki Bilgiler(Anıtkabir)

Yunan Panteonu

Ürdün Petra

  Anıtkabir, yarışma ile seçilmiş bir dizayndır.Asıl hali iki katlıdır.Sonradan maddi sıkıntılardan dolayı bu haline karar verilmiştir.Sütunlu yapısıyla Panteon benzeri bir tasarımdır.Tarihte İran mezarları,mezopotamya sütunlu mezarları,ürdün Petra gibi yapılarla benzerlik gösterir.Ancak klasik anadolu mezarıdır.Üstte bir lahit veya sanduka bulunur asıl mezar onun altında bulunan odadadır.Selçuklularda da aynı mezar tipi vardır.Bu mezar tipine "Zir - i Zemin "(Zeminin Altı ) denir. Tarihte Fatih Sultan Mehmet Han ' da dahil bütün Osmanlı padişahlarının mezarları bu şekilde(zir-i zemin) yapılmış.Fatih Sultan Mehmet Han'dan sonra sadece Mustafa Kemal Atatürk'ün mezarı zir-i zemin olarak inşa edilmiştir.Ayrıca Timur ve Mevlana nın mezarları da aynı yapıdadır.

 Uluslararası bir yarışma yapılarak dizaynı seçilen Anıtkabir eskiden Reşattepe olarak bilinen şimdinin Anıttepe 906 rakımlı tepeye inşaa edilmiştir.Bu tepede M.Ö 12. yüzyılda Anadolu'da kurulmuş bir devlet olan Frig Uygarlığı'nın mezarları(timülüsler) bulunurdu.İnşaat için bunların kaldırılması icab etti ve Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmek üzere kaldırıldılar.

  Yapımı 9 Ekim 1944 de başlayıp 4 aşamalı olarak 9 yıl sürmüş ve Anıtkabir'in son hali 1 Eylül 1953'te tamamlanmıştır.

Atatürk 10 Kasım Anma (işbankası reklamı)

"
-Aa...
-Ne oldu çocuk?
-Senin de eline diken batar mı?
-Batmaz mı
-Seninde elin karnar mı ?
-Kanamaz mı ?
-Ama sen Atatürk değil misin?
-Öyleyim çocuk.
-Ama...
-Sen şimdi bırak benim kim olduğumu...Bu gülü yetiştirmek istiyorsan canın yanacak ,elin kanayacak ,güneş seni terletecek ,bu bahçede gül bitmez diyenler olacak ,gül öyle yetiştirilmez böyle yetiştirilir diyenler olacak... Sen kendine şunu soracaksın : "Ben burayı gül bahçesi yapmak istiyor muyum?Ben burada dünyanın en güzel güllerini yetiştirmek istiyor muyum?". Eğer çok istiyorsan ne eline batan diken ,ne de söylenenler umurunda olmayacak. Kim olursan ol tek isteğin... Şu kokuyu duymak olacak. Anladın mı?
-Anladım
-Afferin sana.Haydi bakalım ,devam...

Ülkemizin ve İşbankasının kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla anıyoruz... "

Google 10 Kasım Logosu

Google 10 Kasım Logosu

Google ın 10 kasında logosunu değiştirmeme sebebi olarak "sadece özel günler ve özel kişilerin doğum günlerini logo olarak yayınlıyoruz, ölüm yıldönümleri konusunda logo yayınlamıyoruz." diye bir açıklama var internette.Umarım öyledir.

10 Kasım 09:05 ATATÜRK

                                            10 KASIM 09:05 ATATÜRK

                                       

 Çıktı kavak yaylasına "oh!" dedi, Mustafa Kemal,

Ölmez be, insan bu vatanı sevince,

Halk kokusudur, güller çimenlerden gelir,

Ovaları sürenler aşağıda, ormanlarda bıçkı sesleri,

Dağılmış Mahmur dağının dumanları

Çekip cümle türküleri bir dere ışıltısıyla akar.

Ceyhun Atuf KANSU  / HAVZA YOLLARINDA MUSTAFA KEMAL

Türk Bayrağı

"...Sevelim dedi, Mustafa Kemal, sevelim bir,

Selâm verelim bir, selâm alalım bir,

Halk olmak ne güzel şeydir arkadaşlar,

Şu sabah çayını içelim bir, kardeşçe sıcak.

Yüzümüzü yunalım şu dereden bir,

Sonra kursunlar darağacını kavgamıza,

Asarlarsa assınlar bizi düşlerimizden!"

Ceyhun Atuf KANSU/ Havza Yollarında Mustafa Kemal